Anderson’ın gözünden çağdaş zarafet
DIOR
Markanın yeni kreatif direktörü Jonathan Anderson, ilkbahar-yaz koleksiyonunu klasik ile çağdaşı buluşturan bir anlatıyla sundu. Giysiler somut, güncel ve incelikli bir şekilde yorumlandı. İkonik Bar ceketi soluk kotlarla eşleşirken, kadife sabah ceketleri, chino şortlar ve yüksek yakalarla tamamlandı. Romaine Brooks’un çizimlerinden esinlenen aksesuarlar ve 18-19. yüzyıl Fransız erkek giyiminden detaylar, koleksiyona nostaljik bir hava kattı. Moire ipek, çiçek işlemeleri ve kafesli altın düğmeler gibi haute couture detayları dikkat çekti. Anderson, tarihsel göndermeleri gündelik stille harmanlayarak sezona çağdaş bir zarafet önerdi.
Kaygısızlık ve şehvet arasında
SAINT LAURENT
İkonik modaevi, önceki sezonların karanlık tonlarından uzaklaşıp daha hafif ve renkli bir çizgiye yöneldi. Anthony Vaccarello’nun yaratıcı dokunuşuyla altın, orman yeşili ve bordo gibi sıcak tonlar öne çıktı. Koleksiyon, Larry Stanton’ın portrelerinden ilhamla duygusal ama sofistike bir ruh hali taşıyor. 1970’lerin Fire Island’ı ve Paris şıklığı bir arada yorumlandı. Hafiflik ve şehvetin iç içe geçtiği tasarımlarla, erkeksi şıklık yeniden tanımlandı. Defile programında yer alan kurucu Yves Saint Laurent’in gençlik fotoğrafı bu geçişin altını çizdi.
Hindistan’dan Paris’e renkli bir yolculuk
LOUIS VUITTON
Görkemli defile, Pompidou yakınında kurulan dev bir ‘Yılanlar ve Merdivenler’ fonunda gerçekleşti. Pharrell Williams, Hindistan gezilerinden ilhamla renkli ve zanaatkârlık dolu bir koleksiyon sundu. Tunik gibi doğrudan alıntılardan kaçınılsa da zerdeçal, tarçın ve çivit tonlarıyla bu kültürel referanslar derinleştirildi. Yüksek işçilik, karmaşık nakışlar ve dokularla birleşerek güçlü bir zanaat vurgusu ortaya çıktı. Gelenekle saygılı ama yorumla özgün bir koleksiyondu. Doğu estetiği ile Batı’nın sanat vizyonu arasında kurulan bu denge koleksiyona ayrıcalıklı bir zenginlik kattı.
Fantastik ve romantik açılış
DRIES VAN NOTEN
Belçikalı modaevinin yeni kreatif direktörü Julian Klausner, Paris Moda Haftası’ndaki ilk çıkışında geleneği ve hayal gücünü buluşturdu. Cesur baskılar, dramatik kuşaklar ve yükseltilmiş resmi giyim anlayışı dikkat çekti. İpekten pamuğa uzanan kumaş çeşitliliği, romantik bir nostaljiyle harmanlandı. Kuşaklar smokinlerden günlük parçalara kadar birçok siluetle eşleşti. Fantezi ile gerçeklik arasındaki çizgide gezinen koleksiyon, erkek modasında teatral bir anlatı sundu. Klausner, Dries Van Noten’a farklı bir enerji kazandırdığını şimdiden kanıtladı.
HİP ÜÇLÜ:
EFSANENİN DÖNÜŞÜ
Omega’nın en uzun soluklu tasarımlarından biri olan Railmaster, bu yıl yepyeni gradyan renkler ve çarpıcı saflıkta bir estetik ile geri dönüyor! Büyük saat indeksleri ve rakamlara beyaz Super LumiNova uygulanarak, günün her saatinde mükemmel okunabilirlik sağlanıyor. Ayrıca, iyileştirilmiş entegrasyon ve kolay ayarlanabilirlik özelliğine sahip paslanmaz çelik bilezik ile sunuluyor.

İKONİK TASARIM
Louis Vuitton, 1.0 Millionaires güneş gözlüklerinin 20. yıl dönümünü, moda evinin efsanevi miras sandıkların tasarımını hatırlatan, enjekte asetattan üretilen vintage pilot şekli, köprüden şakaklara kadar uzanan eskitilmiş altın kaplamalı Monogram işleme detaylı ve LV imzalarıyla süslenmiş sofistike bir model ile kutluyor.

SÜET KONFORU
Desa’nın son derece şık ve sofistike bir tasarıma sahip, sezonun trend haline gelen taba renginde ve yüzde 100 süet deriden üretilmiş bu bağcıksız loafer ayakkabı modeline mutlaka göz atın. Dilerseniz çoraplı veya çorapsız, kısa paçalı ve dar klasik ya da jean gibi pantolon modeller ile rahatlıkla kombinleyebilirsiniz.
