Son olarak Antalya Kaş açıklarında 107 metreye tek nefeste inerek kendi dünya rekorunu geliştiren milli sporcu Şahika Ercümen, bu başarısını bir dayanışma mesajına dönüştürdü. “Gazze nefes alsın, karanlıklar aydınlığa çıksın” diyerek suyun altındaki sessizliği bir vicdan çağrısına çeviren Ercümen, Cumhuriyet’in 102. yılına ithafen gerçekleştirdiği bu rekorla hem spor tarihine hem de insanlık bilincine derin bir iz bıraktı. Ercümen, hedefinin gençlere ve doğaya ilham vermek olduğunu söylüyor.
Kırdığınız son dünya rekorunu düşününce, o anın zihninizde yarattığı duygu ve düşünceler nelerdi?
O an sadece sessizlik vardı… Denizle ve kendimle tamamen bir bütün olmuştum. Rekoru kırmanın ötesinde, ülkemizi zirvede temsil etmenin gururunu ve zorlu bir sürecin ardından gelen başarının huzurunu hissettim.
Rekora giderken geçen süreci anlatır mısınız?
Rekor öncesi hava koşulları çok zorluydu; fırtına nedeniyle zaten kısıtlı olan antrenmanlarımız iptal oldu. Bu durum moralimi biraz düşürse de, sürecin temelinde disiplin, sabır ve denizle kurulan güven ilişkisi vardı. Her antrenman, bir adım daha derine değil; aslında kendime doğru yapılan bir yolculuktu. Ekibimin bana olan inancı ve bu rekorun arkasındaki mesajın gücü, yeniden ayağa kalkmamı sağladı.
Sizce, bir dalışta, özellikle bu seviyede bir derinlikte en kritik unsurlar nelerdir? Güç mü, nefes kontrolü mü yoksa zihinsel hazırlık mı?
Kesinlikle zihin. Güç ve nefes elbette önemli, ama onlar ikinci planda kalır. Önce zihinsel sakinlik ve odaklanma gelir.
Spor kariyeriniz boyunca birçok rekor kırdınız ve şimdi toplumsal alanlarda da etkili duruşunuz var. Bu ikili kimliği nasıl dengeliyorsunuz?
Aslında ikisi birbirini tamamlıyor. Suyun altındaki mücadelemle hayatta savunduğum değerler aynı nefeste buluşuyor. Derinlikteki sessizlik de, toplumsal sesim de aynı kaynaktan besleniyor.
Derinliklere inerken aklınızdan neler geçiyor?
Hiçbir şey… Tam bir teslimiyet hâli. Yalnızca nefesim, deniz ve hayallerime metre metre yaklaşmanın tatlı heyecanı oluyor yanımda.

Erken yaşta astımla, nefesle ilgili yaşadığınız sorunların bugün size nasıl katkıları oldu?
Zayıf yönüm zamanla gücüme dönüştü. Nefesle mücadele ettim, sonunda nefesle özgürleştim. Bu da bana, her zorluğun içinde bir potansiyel olduğunu öğretti.
Serbest dalış gibi bireysel bir branşta yer alırken, kolektif bilinç ve dayanışma sizin için ne ifade ediyor?
Her rekor, bir ekibin hatta bir ülkenin nefesidir. Suya tek başıma iniyorum ama arkamda bana inanan, birlikte çalışan, yanımda olan büyük bir ekip ve elbette destek veren değerli markalar var. Son rekorumda yanımda Ford Türkiye, Safiport ve Türk Hava Yolları gibi önemli destekçilerim vardı.
Yeni hedefleriniz neler? Derinlik olarak mı yukarı çıkacaksınız, yeni bir kategori mi deneyeceksiniz yoksa farklı bir spor/sosyal misyon mu taşıyacaksınız?
Derinlik sadece metrelerle ölçülmez. Şimdi odağım, gençlere ve doğaya ilham verecek projelerde. Elbette dalışlar da devam edecek. Ama artık sadece sporla değil, değerlerle ve dönüşümle de daha derin bir bağ kurmak istiyorum.
Genç kadın sporculara ve özellikle 'yüksek riskli' spor dallarına yönelmeyi düşünenlere ne mesaj vermek istersiniz?
Korkularının değil, tutkularının peşinden git. Ve asla vazgeçme! Çünkü cesaret bulaşıcıdır. Sen başladığında, başkalarına da güç verirsin.
Milli sporcumuz Şahika Ercümen'in yanında olan Ford Türkiye, rekortmen sporcuya yepyeni başarılar için iki yıl boyunca destek verecek. Şahika Ercümen'in 17 Ekim tarihinde değişken ağırlık paletsiz kategoride 107 metreye ulaşarak imza attığı dünya rekoru, yeni dönemin ilk başarısı oldu.